Engelleri Asmak
Paylaş

ENGELLERİ AŞMAK…

      Geçirdiği kaza sonrası hayatının geri kalanını tekerlekli sandalyeye bağlı kalarak yaşayacağını öğrendiğinde hayata küsmüştü. Okula geldiği ilk günde arkadaşlarının ona acıyarak bakması onu o kadar yıpratmıştı ki; iyiden iyiye içine kapanmıştı. Okula gitmek istemiyordu artık, çok sevdiği kitaplarını bir kenara atmış kendi içinde oluşturduğu dünyasının karanlıklarına gömülmüştü.

Ve…

Bir gün bir el uzanmıştı kendisine, yıllarca beraber koşup oynadığı bir arkadaşı gelmişti. Gözlerinde ona bakarken acıma hissi taşımayan, seni özledim dostum derken sözlerin yüreğinden döküldüğünü hissettiren bir dosttu gelen. Karanlık dünyasında bir ışık gibi parlamıştı. Arkadaşı sık sık uğruyor, sohbet ediyorlardı, birlikte olduklarında kahkaları çınlatıyordu karanlık dünyasını… Artık karanlık dünyası arkadaşının dostluğunla aydınlanıyordu.

Bir gün arkadaşı geldiğinde hadi çıkıyoruz deyince şaşırmıştı. Nereye? Diye sormağa fırsat bile bulamamıştı. Arkadaşı bir basket maçına götürmüştü onu…

Ve…

Sahada top peşinde coşku ile koşanların kendisinden farkı yoktu. Zevkle seyrediyordu maçı, bağırıyor tezahürat yapıyordu. Çevresindekiler ona acıyarak bakmıyordu. Kendini o kadar rahat hissetmişti ki; bir an kendi bile unutmuştu engelini…

Maç bitmiş, oyuncular sahanın içinde şakalaşıp gülüşüyor etraflarına bir güneş gibi sevgi saçıyorlardı. Bir an durdu, peki benim bunlardan farkım ne? Diye düşündü… Hayatı tadınla yaşamak dururken ben niye hayata küstüm.

Ve…

Eve geldiğinde o gece kendi kendine bir karar aldı. Hayat devam ediyordu ve oda bu hayatı doya doya yaşayacaktı… Sabah erkenden kalktı, hazırlandı ve okuluna gitti. Okul müdürü ile görüştü, okula yeniden dönmek için çareler aradı. O seneyi kaybetmemek için çok çalıştı. Sene sonu sınavlara girerek bütün derslerini verdi.

Yeni yılın ilk zil sesi ile birlikte bütün arkadaşları gibi o da sınıftaki yerini almıştı. Artık ona acıyarak bakanları da umursamıyordu. Her fırsatta maça gidiyor ve kendisi gibi olan insanların yaşama sevincini paylaşıyordu.

Okulda yazdığı bir kompozisyon ödevini de şu cümlelerle sonlandırmıştı.

-        Yaşama sevincimi kaybetmek, benim için yürüyememekten daha büyük bir engeldi. Bu engeli aşmamda arkadaşımın götürdüğü basket maçında izlediğim KARŞIYAKA ENGELLİ BASKET SPOR KULÜBÜ en büyük etken olmuştur. Hayata bağlanmalarına elimde olmadan tutulmuştum. Onlardan yansıyan yaşama sevincinle bende hayata yeniden tutundum. Ben bir engelli olarak kendi engelimi aştım. Ama sizler hala bizlere acıyarak bakarak kendi engellerinizi aşamıyorsunuz. Bizler kendimize acımaktan vazgeçtik, hayattan tad alma mücadelesi veriyoruz. Sizlerde acımak yerine bu mücadelemizde destek verin. Artık sizlerde kendi engellerinizi aşın…

Beni ve benim gibi insanları hayata bağlama mücadelesi veren KARŞIYAKA ENGELLİLER SPOR KULÜBÜ’ ne destek verin.

Saygılarımla…  

Ben engelli değilim, bu yazıyı da engellerimi aştığım için yazdım. Kendimi onların yerine koyarak hissetmeye çalıştım. Sizlerden de ricam bu yazımı okuduğunuzda hiç değilse 1 dakikalığına kendinizi onların yerine koyun ve hissedin. Hiç birimizin hayattan aldığımız bir garanti belgesi yok, yarınların ne getireceğini bilemeyiz…  

Sevgi ve saygılarımla…

Burçak YAZICI    

KARŞIYAKA ENGELLİLER SPOR KULÜBÜ 1999 YILINDA KURULMUŞ OLUP AMACI BEDENSEL ENGELLİ BİREYLERİN SPOR ARACILIĞIYLA TOPLUMA KAZANDIRILMASI VE SOSYALLEŞMESİNİ SAĞLAMAKTIR.

 
ATATÜRKÇÜ BİR CUMHURİYET GENCİ
 

SİTEME HOŞGELDİNİZ. BEN ORTA ÖĞRETİM ÖĞRENCİSİ ATATÜRKÇÜ, CUMHURİYETE BAĞLI BİR TÜRK GENCİYİM. BU SAYFALARDA YAZILARIMI VE DİLİM DÖNDÜĞÜNCE BİLGİLERİMİ PAYLAŞARAK BELKİ BİR FAYDAM OLUR DİYE ÇABALAMAKTAYIM... SEVGİ VE SAYGILARIMLA...

TÜRK OLMAK...
 
TÜRK OLMAK YÜREK İSTER, CESARET İSTER, DAMARLARINDAKİ ASİL KANIN ONURUNU TAŞIYACAK GÜÇ İSTER...
KİMLİĞİNDE DEĞİL YÜREĞİNDE TÜRK OLAN BİR TÜRK EVLADIYIM...
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!
ATATÜRK'ÜN GENÇLİĞE HİTABESİ
 
Ey Türk Gençliği!

Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.

Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahilî ve haricî bedhahların olacaktır. Bir gün, İstiklâl ve Cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerâit, çok nâmüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.

Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerâit içinde dahi, vazifen; Türk İstiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!




Mustafa Kemal Atatürk
20 Ekim 1927





GENÇLİĞİN ATATÜRK'E CEVABI
 
Ey Büyük Ata,
Varlığımızın en kutsal temeli olan, Türk İstiklâl ve Cumhuriyetinin sonsuz bekçisiyiz. Bu karar, değişmez irademizin ilk ve son anlatımıdır. İstikbâlde, hiçbir kuvvet bizi yolumuzdan döndürmeyecektir. Bizler, bütün hızımızı senden, ulusal tarihimizden ve ruhumuzdaki sönmez inanç ateşinden alıyoruz. Senin kurduğun güçlü temeller üzerinde attığımız her adım sağlam, yaptığımız her atılım bilinçlidir. En kıymetli emanetimiz olan, Türk İstiklâl ve Cumhuriyeti, varlığımızın esası olarak, eğilmez başların, bükülmez kolların, yenilmez Türk evlatlarının elinde sonsuza dek yaşayacak ve nesillerden nesillere devredilecektir. İstiklâl ve Cumhuriyetimize kastedecek düşmanlar, en modern silahlarla donanmış olarak, en kuvvetli ordularla üzerimize saldırsalar dahi, ulusal birliğimizi ve yenilmez Türk gücünün zerresini bile sarsamayacaktır. Çünkü, bu aziz vatanın toprakları üzerinde yetişen azimli ve inançlı Türk gençliği, dökülen temiz kanların ve Cumhuriyet devrimlerimizin aydın ürünleridir. Vatanın ve milletin selameti için her zorluğa iman dolu göğsümüzü germek, gerçek amacımızı olacaktır.

Ey Türk'ün büyük Ata'sı !
İstiklâl ve Cumhuriyetimizi korumak gerektiği zaman, içinde bulunacağımız durumlar ve şartlar ne olursa olsun, kudret ve cesaretimizi damarlarımızdaki asil kandan alarak, bütün engelleri aşıp her güçlüğü yenmek azmindeyiz.

Türk gençliği olarak özgürlüğün, bağımsızlığın, egemenliğin, cumhuriyet ve devrimlerin yılmaz bekçileriyiz. Her zaman, her yerde ve her durumda Atatürk ilkelerinden ayrılmayacağımıza, çağdaş uygarlığa geçmek için bütün zorlukları yeneceğimize, namus ve şeref sözü verir, kendimizi büyük Türk ulusuna adarız.

Türk Gençliği
DERS İZLE
 
 
Bugün 61 ziyaretçi (568 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol