Ogretici Anlatim
Paylaş

ÖĞRETİCİ ANLATIM ve ÖZELLİKLERİ

Öğretici Anlatımın Özellikleri

1.Dil daha çok göndergesel işlevde kullanılır.

2.Söz sanatlarına, kelimelerin mecaz anlamlarına yer verilmez.

3.Verilen bilgiler örneklerle ve tanımlarla pekiştirilir.

4.Daha çok nesnel cümleler kullanılır.

5.Açıklama, aydınlatma, bilgi verme amaçlarıyla yazılır.

6.Öğretici metnin anlaşılması ve yorumlanması için okuyucunun verilen bilgiyi kavrayabilecek birikime sahip olması gerekir.

7.İfade hiçbir engele uğramadan akıp gider.

8.Gereksiz söz tekrarı yapılmaz.

9.Ses akışını bozan, söylenmesi güç sesler ve kelimeler yoktur.

10.Dil ve ifade sade, gösterişsiz ve pürüzsüzdür.

11.Düşünce ve duygular kısa ve kesin ifadelerle dile getirilir.

12.Bu anlatım türü daha çok ansiklopedilerde ve ders kitaplarında kullanılır.

13.Tarihi metinler, Felsefi metinler, Bilimsel metinler gibi bölümleri vardır.

Örnek metinler

KLASİSİZM

Bu sanat okulunun gayesi tabiatı akla uygun bir şekilde taklit etmektir. Klasisizme göre sanatın üç temeli vardır: Akıl, sağduyu, tabiat. Bir eser güzelliğini, değerini akıldan alır. Sağduyuya uymayan hiçbir anlatımın estetik değeri yoktur. Hiçbir şey "gerçek"ten daha güzel olamaz. Ancak "gerçek" sevimlidir. İnsan ruhu inanmadığı hiçbir şeyden heyecan duymadığı için tabiatı taklit gerekir. Klasisizmde gayeye varabilmek için tabiattan ayrılmamak, akl-ı selimden uzaklaşmamak; Grek ve Latin kaynaklarından faydalanmak; sanatçının daima kusursuzluğa varabilmek için istek duyması şarttır. Klasisizm için "1660 Edebiyat Akımı" da denilir. Konuların insan tabiatına uygunluğu, davranışların aklın denetimine bağlı oluşu, konuların gerçekliği Klasisizmin temel özellikleridir. Gide'ye göre: "Klasisizm geçici rağbeti değil sürekli rağbeti arar." Ana dilin en güzel biçiminde yazılması, biçim kusursuzluğu, kurallara tam uygunluk, din dışı konulara eğilim klasik yapıtların temel nitelikleri arasındadır. Cornaille (Korneyıl), Racine (Rasin), Moliere (Molyer), La Fontaine (La Fonten), La Bruyere (La Buruyer) Klasisizmin en ünlü öncüleridir.

Edebiyat Ders Kitabı

MADDENİN ÜÇ HÂLİ

Maddenin üç hâli vardır. Katı, sıvı ve gaz hâli. Uygun koşullarda madde bir hâlden diğer hâle dönüşebilir. Bu dönüşüm sırasında bir kütle kaybı olmaz.

a. Katı hâli: Bir maddenin belli bir şekli ve belli bir hacmi varsa maddenin bu durumuna "katı hâl" denir. Katı maddeyi oluşturan tanecikler arasındaki boşluklar çok azdır. Maddenin katı hâlinde, tanecikler arasında bir düzenlilik vardır.

b. Sıvı hâli: Sıvı maddelerin belli bir şekli yoktur. Bunlar içinde bulundukları kabın şeklini alırlar. Hafif bir kuvvet uygulanarak sıvıların biçimi rahatlıkla değiştirilebilir. Sıvı hâlde tanecikler arasındaki boşluk katılara göre daha fazla olup tanecikler arasındaki düzensizlik artar.

c. Gaz hâli: Bir maddenin belli bir şekli ve belli bir hacmi yoksa ve bulunduğu kabın şeklini alarak hacmini kaplıyorsa bu duruma "gaz hâli" denir. Gaz maddeyi oluşturan tanecikler arasında büyük boşluklar ve düzensizlikler vardır.

Kimya Ders Kitabı

MERİDYENLER

Ekvatordan kuzey-güney yönünde birer derece açıyla geçerek bir kutuptan ötekine uzanan daire yaylandır. Ekvatorun çevresi 360 derece olduğundan 360 meridyen bulunur. Meridyenler arasındaki uzaklık ekvator üzerinde yaklaşık 111 km'dir. Bu uzaklık, ekvatordan kutuplara doğru gidildikçe daralır. Meridyenlerin birleştiği kutuplarda bir nokta hâlini alır. Meridyenlerin yerini belirtmek için Londra'daki Greenwich (Grinviç) gözlemevinden geçen meridyen esas alınmıştır. "0" derece olarak kabul edilen bu meridyen başlangıç meridyenidir. Bunun doğusunda bulunan 180 meridyene doğu meridyenin, batısında bulunan 180 meridyene batı meridyeni denir. Ayrıca başlangıç meridyeninin doğusundakine Doğu Yarım Küre, batısındakine Batı Yarım Küre denir.

Coğrafya Ders Kitabı

ATATÜRKÇÜ BİR CUMHURİYET GENCİ
 

SİTEME HOŞGELDİNİZ. BEN ORTA ÖĞRETİM ÖĞRENCİSİ ATATÜRKÇÜ, CUMHURİYETE BAĞLI BİR TÜRK GENCİYİM. BU SAYFALARDA YAZILARIMI VE DİLİM DÖNDÜĞÜNCE BİLGİLERİMİ PAYLAŞARAK BELKİ BİR FAYDAM OLUR DİYE ÇABALAMAKTAYIM... SEVGİ VE SAYGILARIMLA...

TÜRK OLMAK...
 
TÜRK OLMAK YÜREK İSTER, CESARET İSTER, DAMARLARINDAKİ ASİL KANIN ONURUNU TAŞIYACAK GÜÇ İSTER...
KİMLİĞİNDE DEĞİL YÜREĞİNDE TÜRK OLAN BİR TÜRK EVLADIYIM...
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!
ATATÜRK'ÜN GENÇLİĞE HİTABESİ
 
Ey Türk Gençliği!

Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.

Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahilî ve haricî bedhahların olacaktır. Bir gün, İstiklâl ve Cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerâit, çok nâmüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.

Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerâit içinde dahi, vazifen; Türk İstiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!




Mustafa Kemal Atatürk
20 Ekim 1927





GENÇLİĞİN ATATÜRK'E CEVABI
 
Ey Büyük Ata,
Varlığımızın en kutsal temeli olan, Türk İstiklâl ve Cumhuriyetinin sonsuz bekçisiyiz. Bu karar, değişmez irademizin ilk ve son anlatımıdır. İstikbâlde, hiçbir kuvvet bizi yolumuzdan döndürmeyecektir. Bizler, bütün hızımızı senden, ulusal tarihimizden ve ruhumuzdaki sönmez inanç ateşinden alıyoruz. Senin kurduğun güçlü temeller üzerinde attığımız her adım sağlam, yaptığımız her atılım bilinçlidir. En kıymetli emanetimiz olan, Türk İstiklâl ve Cumhuriyeti, varlığımızın esası olarak, eğilmez başların, bükülmez kolların, yenilmez Türk evlatlarının elinde sonsuza dek yaşayacak ve nesillerden nesillere devredilecektir. İstiklâl ve Cumhuriyetimize kastedecek düşmanlar, en modern silahlarla donanmış olarak, en kuvvetli ordularla üzerimize saldırsalar dahi, ulusal birliğimizi ve yenilmez Türk gücünün zerresini bile sarsamayacaktır. Çünkü, bu aziz vatanın toprakları üzerinde yetişen azimli ve inançlı Türk gençliği, dökülen temiz kanların ve Cumhuriyet devrimlerimizin aydın ürünleridir. Vatanın ve milletin selameti için her zorluğa iman dolu göğsümüzü germek, gerçek amacımızı olacaktır.

Ey Türk'ün büyük Ata'sı !
İstiklâl ve Cumhuriyetimizi korumak gerektiği zaman, içinde bulunacağımız durumlar ve şartlar ne olursa olsun, kudret ve cesaretimizi damarlarımızdaki asil kandan alarak, bütün engelleri aşıp her güçlüğü yenmek azmindeyiz.

Türk gençliği olarak özgürlüğün, bağımsızlığın, egemenliğin, cumhuriyet ve devrimlerin yılmaz bekçileriyiz. Her zaman, her yerde ve her durumda Atatürk ilkelerinden ayrılmayacağımıza, çağdaş uygarlığa geçmek için bütün zorlukları yeneceğimize, namus ve şeref sözü verir, kendimizi büyük Türk ulusuna adarız.

Türk Gençliği
DERS İZLE
 
 
Bugün 51 ziyaretçi (68 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol