igneyi Kime Batirsak
Paylaş

İĞNEYİ KİME BATIRSAK?

İğne ile çuvaldız misali düşüncelere daldım. Hani elimde çuvaldız kime batırsam hesabı yapmak yerine belki ben uyuyorum diyerek iğneyi kendime batırıp uyanmak umudu ile dolaşıyorum.

Olan biten ortada vurdum duymazlık almış başını gidiyor demiyorum çünkü gideli çok olmuş anlaşılan izi bile kalmamış.

Büyükleri bir nebze olsun bu vurdum duymazlıkta anlayabiliyorum kendimce…

Hayat şartları belini bükmüş hepsinin, hani derler ya süngüleri düşmüş. Ekmek derdi, geçim sıkıntısı, ay sonunu getirememe telaşı önceliklerini değiştirmiş.

Fakat kendi yaşıtlarımı anlayamıyorum. Bakıyorum geçmişte olanlara benim yaşıtım gençler sokakları inletiyormuş. O dönemlerin gençliğine bakıyorum yaşıtlarım yaşı büyütülüp idam sehpalarına çıkarılmış, bir çoğu şahadete yürümüş bizlerin yaşında…

Ne oldu, nedendir bilemiyorum şimdi bizler susup oturmayı öğrenmişiz. Her yapılana boyun eğmeyi , bizim yazdığımız geçmişte başrollerde olduğumuz kader piyesinde figüranlık etmeyi çoktan kabul etmişiz.

Bir eksiklik oluşmuş biz gençlerin hamurunda, ya unumuz eksik kalmış ya suyumuz, belki de mayamızda sorun oluşmuş ama bu sorun maalesef sadece bizleri etkilemekle kalmamakta adeta ülkemizin geleceğini de uçuruma sürüklemekte…

Diğer bir açıdan düşünürsek belki de yıllardır uygulanan sistemin ilk meyveleri bizleriz umursamaz, vurdum duymaz bir toplum oluşturma projesinin yeşeren GDO’lu dikenleriyiz.

Oysa Mustafa Kemal ATATÜRK bizlere güvenerek emanet etmemiş miydi? Ülkeyi ve Cumhuriyeti…

Bir yerlerde bir eksik var bir şekilde bir şeyleri yanlış yapıyoruz aslında sorunun temeli de bu değil mi?

Bizde parasız eğitim istiyorum diyen öğrenci 19 ay hapis yatıyor diğer tarafta aynı şeyi söyleyen bir öğrenci bakanı koltuğundan ediyor. Ya bizler hakkımızı istemesini bilmiyoruz yada bizlerin hak istemesine fırsat vermeyenlere boyun eğiyoruz.

Belki de hatalı olan benim, demem lazım aman dünya yansa benim hasrımın ucu yanmaz, yanan düşünsün…

Bir yerlerde bir şeyler eksik kalmış ve birileri bu eksikliği çok iyi değerlendirmekteler. Kimi makarna paketlerinle narkozlanmış kimileri kömür paketlerinle.

Aynı GDO’lu ürünlere dönmüşüz bizde, birileri bizim DNA’mızada el atmış olacak ki, yetişen bütün ürünler aynı standartlarda oluşmakta ve istenilen tarzda mahsul alınmakta…

Tamamen sessiz sedasız biat eden, önüne ne konursa onu yiyen, tabiri caizse vur ensesine ağzından lokmasını al yapıda yetişen bir nesil. Bu biz olamayız geleceğin Türk Milletini oluşturacak nesil bu olamaz diyorum kendime…

Hani damarlarımızdaki asil kanda mevcut olan kudret, dün dünyayı titreten nesil bizim atalarımız değil miydi?

Biz nerede yanlış yapıyoruz, uyumak desem uyumak değil bizimkisi, vurdum duymazlık desem o da değil, bir bakıp ta görmeme, görüp tepki vermeme olayı var bizde.

Belki bu olay yüzyıllarca bu toprakları vatan yapmak için canını dişine takan atalarımızın mirasını yemeye alışmış olmamızdan kaynaklanıyor. Belki bizler hani şu hazıra dağ dayanmaz denilen atasözünde anlatılan dağları yiyip bitirecek olan nesiliz.

Yinede zoruma gidiyor bu durum sadece sözde kalan vatan sevgisi sızlatıyor içimi…

Bizler mi? Eriyip yok oluyoruz , yoksa bu duruma vatan mı? Üzülüp eriyor anlayamıyorum. Bir yerlerde bir yanlış var ama çözemiyorum. Bu kadar zor olmasa gerek vatanı sevmek , bu kadar zor olmasa Türk olmanın değerini bilmek…

Bizler mi? Suçluyuz yoksa bizlere Türk olmayı öğretmeyen büyüklerimiz mi? İşte bu nokta kararsızım. İğneyi gençlere mi? Batırsak, yoksa gençlere vatan sevgisini, Türklük onurunu anlatamayan büyüklere mi?

Burçak YAZICI

ATATÜRKÇÜ BİR CUMHURİYET GENCİ
 

SİTEME HOŞGELDİNİZ. BEN ORTA ÖĞRETİM ÖĞRENCİSİ ATATÜRKÇÜ, CUMHURİYETE BAĞLI BİR TÜRK GENCİYİM. BU SAYFALARDA YAZILARIMI VE DİLİM DÖNDÜĞÜNCE BİLGİLERİMİ PAYLAŞARAK BELKİ BİR FAYDAM OLUR DİYE ÇABALAMAKTAYIM... SEVGİ VE SAYGILARIMLA...

TÜRK OLMAK...
 
TÜRK OLMAK YÜREK İSTER, CESARET İSTER, DAMARLARINDAKİ ASİL KANIN ONURUNU TAŞIYACAK GÜÇ İSTER...
KİMLİĞİNDE DEĞİL YÜREĞİNDE TÜRK OLAN BİR TÜRK EVLADIYIM...
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!
ATATÜRK'ÜN GENÇLİĞE HİTABESİ
 
Ey Türk Gençliği!

Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.

Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahilî ve haricî bedhahların olacaktır. Bir gün, İstiklâl ve Cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerâit, çok nâmüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.

Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerâit içinde dahi, vazifen; Türk İstiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!




Mustafa Kemal Atatürk
20 Ekim 1927





GENÇLİĞİN ATATÜRK'E CEVABI
 
Ey Büyük Ata,
Varlığımızın en kutsal temeli olan, Türk İstiklâl ve Cumhuriyetinin sonsuz bekçisiyiz. Bu karar, değişmez irademizin ilk ve son anlatımıdır. İstikbâlde, hiçbir kuvvet bizi yolumuzdan döndürmeyecektir. Bizler, bütün hızımızı senden, ulusal tarihimizden ve ruhumuzdaki sönmez inanç ateşinden alıyoruz. Senin kurduğun güçlü temeller üzerinde attığımız her adım sağlam, yaptığımız her atılım bilinçlidir. En kıymetli emanetimiz olan, Türk İstiklâl ve Cumhuriyeti, varlığımızın esası olarak, eğilmez başların, bükülmez kolların, yenilmez Türk evlatlarının elinde sonsuza dek yaşayacak ve nesillerden nesillere devredilecektir. İstiklâl ve Cumhuriyetimize kastedecek düşmanlar, en modern silahlarla donanmış olarak, en kuvvetli ordularla üzerimize saldırsalar dahi, ulusal birliğimizi ve yenilmez Türk gücünün zerresini bile sarsamayacaktır. Çünkü, bu aziz vatanın toprakları üzerinde yetişen azimli ve inançlı Türk gençliği, dökülen temiz kanların ve Cumhuriyet devrimlerimizin aydın ürünleridir. Vatanın ve milletin selameti için her zorluğa iman dolu göğsümüzü germek, gerçek amacımızı olacaktır.

Ey Türk'ün büyük Ata'sı !
İstiklâl ve Cumhuriyetimizi korumak gerektiği zaman, içinde bulunacağımız durumlar ve şartlar ne olursa olsun, kudret ve cesaretimizi damarlarımızdaki asil kandan alarak, bütün engelleri aşıp her güçlüğü yenmek azmindeyiz.

Türk gençliği olarak özgürlüğün, bağımsızlığın, egemenliğin, cumhuriyet ve devrimlerin yılmaz bekçileriyiz. Her zaman, her yerde ve her durumda Atatürk ilkelerinden ayrılmayacağımıza, çağdaş uygarlığa geçmek için bütün zorlukları yeneceğimize, namus ve şeref sözü verir, kendimizi büyük Türk ulusuna adarız.

Türk Gençliği
DERS İZLE
 
 
Bugün 35 ziyaretçi (44 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol